5 Haziran 2013 Çarşamba

SÖYLEYEMEDİKLERİM

Birazda kendimi müziğe bıraktım.Hala kafam da bir insanın (ismi lazım değil) yaptıklarını sorgulayan cümleler dolaşıyor.Bir insan neyi ,nasıl istediğine ne kadar sürede düşünüp karar verir?Size sorduğum klasik soruyu şimdi kendime soruyorum.BUNUNİYEYAPTI???DÜŞÜNDÜM DURDUM İŞİN İÇİNDEN ÇIKAMADIM:)

Galiba bazen bazı şeyleri sorgulamadan kabul etmek gerekiyor.Ne kadar acı versede.Ama şunu anladım ki,

                                     EN KÖTÜ KARAR KARARSIZLIKTAN İYİYMİŞ.

DİVALAŞMAK

Merhaba,
 İtiraf etmeliyim ki çokta orjinal bir konu olmadı.Ama yinede eleştirmek istedim.Yoksa çatlardım ve bu blogun bir tarafı eksik kalırdı.
 Bu yazıyı yazmak tabi ki de Bülent Ersoy'u sevdiğim ya da sevmediğim anlamına gelmez.Bu sadece bir inceleme babında bir durum.öncelikle gençlik fotograflarına baktım ve karşıma çok farklı biri çıktı.Yani saçından başından tutun kilosu,makyajı hepsi çok farklı ve en azından çok daha orantılı.Kıyafetlerde sanki böyle bir daha hanımhanımcık.

Bir de şu makyaj konusu var.O zamanlar şimdiki gb bir ağırlık yok suretinden ve ne yalan söyliyim sanki o zamanlar daha iyiymiş beaa :)

Şimdi her zaman ki gb bununiyeyaptı demeden önce fikrimi açıklamak istiyorum.
Sesiyle halk tarafından divalaştırılan bir insanın fiziksel olarak da kendini daha buyuk daha sert daha bir diva yaratma çabası olarak görüyorum.Vee sırada sizin yorumlarınız var.


3 Haziran 2013 Pazartesi

VÜCUDUMUZU DÖVME(k)

 Uzun süredir koluma M.Kemal ATATÜRK'ün imzasını yazdırmak istiyordum.Sıra aileden  gerekli izinler alındıktan sonra bu işi ciddiyetle yapan birini bulmaya geldi.İnternetten bakarken bu işi bana göre çok abartanları gördüm.Ama ne abartma!

 Düşündüm benim hayatımda onların ki kadar vücudumu kaplatacak kadar önemli bir şeyler yok.Yani yüzlerini bile kaplatanlar gördüm ve açıkçası hiçte hoş karşılamadım.Onu bırakın  o kadar içiçe geçmiş dövme var ki ayırt edilmiyor.Yani anlaşılmıyor.Bu insanlar için bir kaç ihtimalim var.

1-Bu işlem bir bağımlılık olmuş olabilir.
2-Toplum içinde pasif kalan,kendini gösteremeyen kişiler bunu bir dikkat çekme aracı olarak kullanan insanlar olabilirler.

                                                                  benim ihtimallerim bunlar.Sizce bu insanlar bununiyeyaptı ???

2 Haziran 2013 Pazar

BAŞINI ALIP GİTTİ VE BİR ÜLKE KURDU

Merhaba sevgili üyeler,
Bugün genel bir haber taraması yaparken çok ilginç ve daha önce örneğini  hiç duymadığım bir habere denk geldim ve sizinle paylaşmak istedim.

Olay şu,


İngiliz ordusunun eski binbaşısı Roy Bates, 1967 yılında bir petrol platformunu işgal ederek 'Sealand' adını verdiği kendi ülkesini kurdu.İngiliz Kraliyet Donanması Roy'u adadan atmaya çalıştı, ancak platformdan açılan uyarı ateşine maruz kalan askerlerin girişimi başarılı olmadı. Tutuklanan Roy'u mahkeme "Olay İngiltere sınırlarının dışında olmuş" diyerek serbest bıraktı.


1974'te ise Bates işi bir anayasa çıkarmaya kadar vardırdı ve ardından "egemenlik simgesi olarak" bir bayrak, milli marş ve Sealand Dolarını kabul etti. Bates, kendisine de Sealand Prensi unvanını verdi.


550 metre karelik oturulabilir alana sahip "Sealand Prensliği", kimse tarafından tanınmayan bir devlet.


vee tabikii ülkelerin olmazsa olmazı darbe girişimi bile yaşanmış.Tabi bu durumun şekli ülke büyüklüğüne göre değişir.Ben çok trajikomik buldum :)


Sealand'de darbe girişimi bile yaşandı. Bates ailesinden 3 kişi, bir gece yarısı ülkeye helikopterle inerek Roy'un oğlu Veliaht Prensi'ni mutfağa hapsetti.


Olayı özetlersek,yıllarca orduda görev yapan bir asker ne gördü,ne yaşadı ya da ne düşündü de başını alıp gitti ve bir ülke kurdu.Resmen bir ülke.Yani başını alıp dağ evine falan gidersin ne biliyim valizi toplayıp ülke kurmak kimin aklına gelirdi ki :)

Sealand küçük bir ülke olmasına rağmen kendisine ait pasaportu, parası bulunuyor.